HZ. ALİ’NİN CÖMERTLİĞİ

Sevgili peygamberimizin kızı Hz. Fatıma babasının amcasının oğlu olan Hz. Ali ile evliydi. Hz. Ali ilk müslümanlardandı ve iman ettiğinde henüz 12 yaşındaydı. Daha sonra peygamberimiz kızını, Hz. Ali evlendirdi. Çocukları Hasan ve Hüseyin henüz çok küçüklerin onlar evlerinde yiyecek hiçbir şey bulamadılar. Üç gündür bir hurma bile bulamamışlardı. En sonunda Hz. Fatıma iki entarisinden birini Hz. Ali’ye verdi ve bunu satıp eline geçen parayla eve yiyecek getirmesini söyledi. Hz. Ali çarşıya gitti ve elbiseyi on dirheme sattı. Daha sonra yiyecek almak için ilerlerken yolda birisi kendisine şöyle dedi;
– Allah rızası için bana biraz para ver Ya Ali. İki gündür ağzıma bir lokma girmedi.
Hz. Ali elindeki on dirhemi de bu adama verdi ve eli boş bir halde evine doğru gitmeye başladı. Bu sırada Allah-u Teala onun yanına insan suretine girmiş bir melek gönderdi. Melek Hz. Ali’ye şöyle dedi;
– Şu deveyi benden satın alır mısın? Sana bunu 100 dirheme veririm.
Hz. Ali ona şu şekilde cevap verdi;
– Benim onu alacak param yoktur.
Bunun üzerine insan kılığındaki melek;
– Şimdi bunu al, paran olduğunda da ücretini ödersin, dedi.
Hz. Ali buna da bir şey demedi ve deveyi aldı. Biraz daha ilerlediğinde Allah-u Teala insan suretine bürünmüş başka bir meleği Hz. Ali’nin yanına gönderdi. Melek ona şöyle dedi;
– Elindeki bu deveyi bana satar mısın?
– Evet satarım.
– Ne kadar aldın?
– 100 dirheme.
– Öyleyse ben bu deveyi 600 dirheme senden satın alırım.
Ve Hz. Ali deveyi altı kat kârla ikinci meleğe sattı. Alışveriş yapıp evine dönmek üzere yola çımışken birinci meleğe rastladı. Melek ona,
– Benden aldığın devenin ücretini öde, dedi.
Hz. Ali elindeki 600 dirhemin 100 dirhemini bu meleğe verdi. Geri kalanın bır kısmını yolda gördüğü fakirlere dağıttı ve bir kısmıyla da yiyecek alıp gerisini evine getirdi. Hz. Fatıma parayı görünce sordu;
– Bunu nereden buldun Ey Ali! Benim elbisem bu kadar etmez.
Hz. Ali eşine şöyle cevap verdi;
– Ben Allah rızası için on dirhem verdim, Allah bana onun 60 katını ihsan etti…